Hollanda hükümeti, 14 Mart'tan bu yana tutuklu bulunan Laura'nın serbest bırakılması için diplomatik girişimlerde bulunuyor.
Ancak genç kadının Müslüman olması, Katar yasaları karşısında Hollanda'nın işini zorlaştırıyor.
Hollanda basınına göre Katar, tecavüzü de "zina" kapsamında değerlendiriyor.
Hollanda Televizyonu'nu, tecavüz olayı geçen Mart ayında yaşandığını duyurdu.
Avukatı Brian Lokollo'nun açıklamasına göre, Utrecht kökenli olan Laura, Katar'ın başkenti Doha'daki bir otelde dans etmek için kalktığı sırada, içkisine
uyku hapı atıldı.
Suriye kökenli bir kişi tarafından yarı baygın şekilde otelden çıkarılan Laura, götürüldüğü bir apartman dairesinde tecavüze uğradı.
Sabah kendine geldiğinde durumu fark eden genç
kadın 14 Mart'ta Katar polisine giderek şikayetçi oldu.
Ancak
polis Laura'yı "içki içmek ve
zina yapmakla" suçlayarak göz altına aldı. Katar yasaları gereği, tecavüz de "zina" sayılıyor. Hem
kadın hem de tecavüz zanlısı suçlu sayılıyor.
Polis, Hollandalı kadının yanı sıra tecavüz zanlısını da gözaltınına aldı. Zanlı, ifadesinde tecavüz iddialarını reddetti.
Laura'nın
kendi isteği ile birlikte olduğunu öne süren tecavüz zanlısı, ilişiki sonrası
para istediğini,
para vermediği için tecavüzle suçlandığını iddia etti.
Zanlının ailesi, Hollandalı kadına "tecavüzcüsü ile evlenmesini" önerdi.
Aile bu durumda suçlamanın düşeceği ve her ikisinin de serbest kalacağını söyledi.
Ancak avukatı, bu öneriyi reddettiklerini açıkladı. Genç kadının annesi Marian, yaşananları "bir kabus" olarak değerlendirdi.
Hollanda Parlamentosu'ndaki bütün partiler, Laura'nın durumu konusunda hükümetten açıklama istedi. Muhalefet partileri, hükümeti bu konuda yeterince çaba göstermemekle suçladı.
Dışişleri Bakanlığı, Laura'nın serbest bırakılması için her türlü diplomatik ve hukuki girişimin yapıldığını savundu.
Hükümete göre, Laura'nın Müslüman olması Hollanda'nın elini zayıflatıyor.
Laura, Pazartesi yeniden mahkemeye çıkacak.